30 Ocak 2011 Pazar

Jestlerin şairiydi… / Refik DURBAŞ

ŞAİR ÖZDEMİR ASAF’I 30 YIL ÖNCE YİTİRMİŞTİK


Bebek’te açtığı meyhane zamanına erişemedim.Ama Asmalımescit’te Refik’in meyhanesinde çokça bulundum.Müjdat Gezen’in abisi Nejat’da,Bekir Sami Sertöz de,Gürdal Duyar da…Gürdal Duyar,bir “karşı” masada oturur,el kadar ak kağıtlara “çaktırmadan” desenler çizerdi. Gecenin bir vaktinde de bir çiçek bırakır gibi,çizdiği deseni masaya bırakır,karanlığın koynunda kaybederdi gölgesini…Duyar’ın işte o desenlerinden biri,Özdemir Asaf’ın ölümünden sonra “Ça” başlığı altında toplanan yazılarının kapağını süsleyecektir.

O yıllarda Özdemir Asaf,Refik’e akşamüzeri gelir,masasını “beyaz”larla donatırdı.Sulandırılmış rakı,ayran ya da yoğurt,beyaz peynir,karnabahar…Ve ölümsüzlüğün sırrını bulduğuna inandığı zeytinyağı…Bir akşam,”Bu yiyeceklerle doksan yıl yaşamanın sırrını buldum” demişti,en büyük düşü de Şişhane’de “beyaz”larla donatacağı dört-beş masalık bir meyhane açmaktı… Fakat,o akşamın üzerinden daha bir yıl geçmeden ömür defterini ölüm adına imzaya açacaktı…

Belki de Türk şiirinin pelerin ile dolaşan ve kadınlara gecenin hangi saatinde olursa olsun,nereden bulmuş olursa olsun,çiçekler sunan tek şairiydi.Bu anlamda da “jest”lerin şairi…Şiiri de bir “jest”ti bu yüzden,davranışları da…

Özdemir Asaf,”Yuvarlak Masa” yayınlarını kapattıktan sonra,bir süre ortalıktan kaybolur.Daha sonra Bebek’te bir içkievi açacaktır.Bu yüzden olsa gerek,Elif Naci ile uzun bir süre görüşemezler.Yıllar sonra bir romancı hanımın kokteylinde karşılaşırlar.Elif Naci’nin,sonradan adının “Melda Sayar” olduğunu öğrendiği bu hanım “Onuralp” imzasıyla yazdığı,içinde Elif Naci’nin de adının geçtiği “Adak Mumu” adlı kitabının yayımlanmasını kutlamak için bir kokteyl düzenlemiştir.

Davetlilerin çoğu hepsi birbirinden güzel,birbirinden şık,zarif kadınlardır.Hepsi de parlak tuvaletler içindedirler.Belki de bu yüzden galeriye nefis bir kadın ve esans kokusu yayılmıştır. Özdemir Asaf,elinde kadeh,durmadan içmektedir.Elif Naci,Asaf’a bu hızla içmeyi sürdürürse sarhoş olacağını söylediğinde aldığı yanıt şöyle olacaktır:”Hazret,merak etme!Beni içki sarhoş etmez,ama bu güzel kadınlar çarkıma okudu,bilesin.”

Şiirini belli bir akıma bağlamak mümkün değil.Özgünlüğü de buradan kaynaklanmakta.Dediği gibi,oldubitti “ödül”e ısınamadı,bu yüzden de hiçbir ödüle katılmadı.Bunun içindir bünyesinde “ödül”sözcüğünün bulunmayışı.Asıl ününü ise ölümünden sonra kazandı,gençlerin “sevgili” şairi oldu.

“R”leri söyleyemezdi ama bu kendi özel şiir dilini yaratmasına engel değildi.Konuştuğu gibi yazdı.”Sana güzel deyorlar;/Sakın olma” diye yazmışsa öyle de konuştu.

Yalın yalnızlığına sığındı şiirinin ve kendinin…28 Ocak 1981’de aramızdan ayrıldı.Asıl adı Halit Özdemir Arun idi. Özdemir Asaf olarak bilindi.

KAYNAK: 27 Ocak 2011,Cumhuriyet